"Düşündüm de, insan kendi yaşamının yağmurlarında ıslanma fırsatını kaçırmamalı." -Charles Bukowski-

19 Aralık 2011 Pazartesi

Sevgiyi En Çok Zaman Anlıyor

Mutluluk , Sevgi, Gösteriş , Zenginlik, Bilgi gibi insanlara özgü tüm duygu ve değerler,küçük bir adada, birlikte yaşıyorlardı.Adada bir gün büyük bir tehlike oluştu.
Kısa bir süre sonra ada batacak, sulara gömülecekti. Tüm yaşayanlara, kendilerine bir sandal bulup, adayı terk etmeleri duyurusu yapıldı.İçlerinden biri dışında tüm duygular, kendilerine birer sandal buldular ve adadan ayrıldılar.Adayı terk etmeyen o tek duygu,Sevgi'ydi. Ada tümüyle sularla kaplanıncaya değin Sevgi yerinden kıpırdamadı.Ada sulara gömüldükten sonra ancak, yardım çağrısında bulundu.
Sevgi'nin çağrısını ilk kez, Zenginlik duydu. Zenginlik hemen sandalını yaklaştırdı ve Sevgi'ye , kendisi için ne yapabileceğini sordu.
"Beni de alır mısın yanına?" dedi Sevgi. Zenginlik özür diledi:
"Kusura bakma, Sevgi" dedi."Sandalımda o denli çok altın ve gümüş var ki...Seni alabileceğim hiç boş yerim yok."
Sevgi bu kez,Gösteriş'e sordu;
"Sen kurtarabilirmisin beni,Gösteriş?" dedi.Gösteriş;Sevgi'yi tepeden tırnağa süzdü:
"Kusura bakma alamam, seni"dedi."Her tarafın sırılsıklam...Sandalımı berbat edersin..."
Biraz öteden Üzüntü geçiyordu.Sevgi bu kez,Üzüntü'ye yalvardı:
"Ne olur, Üzüntü...Sen kurtarsana beni..."
Üzüntü başını iki yana salladı:
"O kadar üzgünüm ki" dedi."Kimseyi istemiyorum yanımda...Kendi başıma yalnız kalmak istiyorum."
Sevgi'nin gözü, biraz ilerideki Mutluluk'a takıldı:
"Mutlukuk, Mutluluk diye sevinçle seslendi."Lütfen sen kurtarır mısın beni?"
Mutluluk öylesine kendiyle doluydu ki, Sevgi'nin çağrısının ayırdında bile olamadı.Tam o anda bir ses duyuldu:
"Bana gel, ben kurtarırım seni" dedi bu ses.
Sesin sahibi, yaşlı bir kişiydi.Sevgi, yaşlı kişinin bu yaklaşımından öylesine mutlandı ki, ona adını bile sormayı akıl edemedi.
Yaşlı kişi sandalıyla yaklaştı ve Sevgi'yi yanına alarak onu, adayla birlikte sulara gömülmekten kurtardı. Sonra da karaya getirdi, bir şey söylemeden uzaklaştı, gözden kayboldu.
Sevgi karada, Bilgi adında bir başka yaşlı kişiyle karşılaştı ve ona, kendisini kurtaran yaşlı kişinin adını bilip bilmediğini sordu.
"Ha, onun adı mı?" dedi Bilgi."Onun adı Zaman'dır."
Sevgi merakla sordu :"Ondan başka hiç kimse bana yardım etmedi,beni kurtarmadı"dedi."Söyler misin, lütfen...Zaman neden kurtardı beni?"
Bilgi anlamlı bir biçimde gülümsedi;
"Çünkü, senin ne denli büyük olduğunu ancak o anlayabilecek olgunluktadır da ondan..."dedi."Sevgi'nin ne denli yüce olduğunu ancak Zaman anlayabilir, çünkü..."
Ve sonrada, Sevgi'yi tanımaları gerektiği biçimde tanıyamayan herkesin kulağına küpe olabilecek değerdeki şu sözleri fısıldadı:
"Gerçek Sevgi'nin yüceliğini öğrenmek anlamak istiyorsanız, siz de, hemen Zaman'a başvurun...Zaman geçip gitmeden...Zaman kaybolmadan..."
Başken Ünv.Kültür Yayını Eylül / 2011

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder